Endüstriyel üretimin dinamik ortamında, zaman ve kaynak tahsisi giderek daha kısıtlı ve değerli bir varlık haline gelmekte. Bügün büyük sanayi kuruluşları için projeleri seçme ve önceliklendirme süreci karmaşık bir zorluğa dönüşmüştür. Projelerin titizlikle değerlendirilmesi ve önceliklendirilmesi, endüstriyel üreticilerin başarısını önemli ölçüde etkileyebilecek temel bir adımdır. Bu dönemde, proje katalizörlerini, başarı belirleyicilerini, değerlendirme kriterlerini, proje değerlemesini ve bu zorlu arazide gezinmek için iyi bir proje yönetim metodolojisi ve uygulama sırasında kullanılacak araçları  netleştirmek hayati önem taşımaktadır.

Büyüklüğü veya organizasyon yapısı ne olursa olsun, üretici firmaların, projelerinin;  silolar halinde, departman merkezli yaklaşımlarla seçilmesi ve genellikle daha geniş stratejik sonuçların ihmal edilmesi proje hedeflerinin istenilen düzeyde sonuçlanmasını zorlaştırmaktadır . Bu yaklaşım kaynak çatışmaları, zaman çizelgelerinin çakışması ve departmanlar arası olumsuz etkiler gibi önemli riskleri beraberinde getirmektedir.

Uygulamada, her departman veya birim sıklıkla kendi projelerinin önceliğini savunur. Ancak gerçek şudur ki; Sınırsız kaynak, sınırsız zaman ve tereddütsüz netlik olmadığı sürece, tüm projeleri yüksek öncelikli olarak değerlendirmek mümkün değildir. Neyse ki, projelerin sistematik bir şekilde değerlendirilmesini ve önceliklendirilmesini kolaylaştıracak stratejiler mevcut.

Endüstriyel üretimdeki program, portföy ve proje yöneticilerinin kendilerini stratejik düzeyde planlamaya dahil etmeleri zorunludur. Proje liderleri, firmanın hedeflerini, zamanlamasını ve kapsayıcı vizyonunu kapsamlı bir şekilde kavramak için yönetici ekiple derin tartışmalara girmelidir. Hiçbir ayrıntı çok küçük değildir. Bu, bir yol haritasına benzer şekilde, istenen varış noktasını işaretleyen ve amaçlanan yönle uyumu doğrulamak için yolculuk boyunca önemli işaretler sağlayan birden fazla stratejik planlama toplantısını gerektirebilir.

Endüstriyel üretimde, projeler  aşağıdaki ana başlıklar olmakla birlikte, bunlarla sınırlı olmamak üzere çeşitli itici güçler tarafından başlatılabilir:

Rekabet Avantajı: Rekabet avantajı sağlamak için yapılan yenilikler.

Maliyet Azaltma ve Finansal Kazanç: Kârlılığın artırılması.

Operasyonel Verimlilik ve Süreç İyileştirme: Operasyonların kolaylaştırılması.

Uyumluluk ve Yasal Yükümlülükler: Düzenleyici gerekliliklere uyum.

Geliştirilmiş Kalite: Ürün kalitesinin yükseltilmesi.

Risk Azaltma: Potansiyel zorlukların ele alınması.

Genişleme ve İş Fırsatları: Yeni pazarlara öncülük etmek.

Enstrümantal bir yön, bir metodoloji, önerilen projelerin etkisini ve istenen sonuçlarını anlamak için yönetimle birlikte çalışmayı gerektirir. Bu, stratejik değerin, acil veya uzun vadeli sonuçların ve her bir projenin beklenen faydalarının daha kapsamlı bir şekilde anlaşılmasına yardımcı olur. Buna ek olarak, belirli projelerin geciktirilmesiyle ilgili riskler titizlikle tartılmalıdır. Örneğin, bazı projeler önemli stratejik değer ve çok sayıda avantaj sunabilir, ancak yasal, vergisel veya mevzuatla ilgili zorunluluklardan kaynaklanan projelere kıyasla öncelikli olmayabilir.

Tamamlayıcı hususlar;  yatırım getirisi (ROI), bütçe kısıtlamaları, kaynak mevcudiyeti ve zaman çizelgelerini kapsar. Bağlayıcılar ve kısıtlamalar da yakın ilgi gerektirir. Bütçeler ve programlar genel olarak belli sınırlar içindedir ( sonsuz değillerdir ) , bu da tüm proje fikirlerini barındırmayı imkansız hale getirir. Bu durumda bazı projelerin ertelenmesi gerekebilir. Özellikle proje, diğer girişimlerin başarılı sonuçlarına bağlı olduğunda veya kuruluşun kontrolü dışındaki dış faktörlerin ilgili projenin  başarılarını engelleyebileceği durumlarda erteleme gerekebilir.

Endüstriyel üretimde projelerin önceliklendirilmesi, tüm projelerin eşit öneme sahip olmadığının anlaşılması açısından çok önemli bir adımdır. Yönetimden ve diğer ilgili kaynaklardan bilgi topladıktan sonraki adım, her bir projeyi belirlenen değerlendirme kriterlerine göre değerlendirmek, önceliklendirmek, tanımlamak ve derecelendirmek için en uygun yöntem ve araçları seçmektir. Bu yöntemlerin her bir projedeki her bir kriterin değerlendirilmesinde uygunluğunu ve etkinliğini sağlamak ve böylece kurum genelindeki önceliklerin kesin bir şekilde değerlendirilmesini sağlamak esastır.

Titiz bir değerlendirme ve önceliklendirme sürecinin ardından, ancak herhangi bir projeyi başlatmadan önce, proje değerlendirme kriterlerini, sonuçları, şirket genelindeki stratejik hedeflerle uyumu ve diğer bulguları gözden geçirmek için yönetim ekibiyle yeniden bir araya gelmek çok önemlidir. Bu yaklaşım, tüm paydaşlar arasında ortak bir anlayışı garanti eder, girdi için ek bir yol sağlar ve bulgularla uyumu yeniden teyit eder.

Endüstriyel üretimin dinamik dünyasında, projelerin stratejik olarak değerlendirilmesi ve önceliklendirilmesi çok önemlidir. Bu, kaynakların kurumsal misyonla uyumunu sağlar, rekabet gücünü artırır ve düzenleyici yükümlülükleri yerine getirir. Endüstriyel üreticiler, kapsamlı ve stratejik bir yaklaşım benimseyerek proje seçiminin inceliklerini ustalıkla yönlendirebilir ve kuruluşlarının kalıcı refahına katkıda bulunabilirler.